Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Osmanlı Malay Dünyası Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (FSM OSMAD) ile Türkiye’deki Açeliler Topluluğu, tsunaminin 14’üncü yılında kayıpları anmak ve bölgede faaliyetlerini sürdüren Türk yardım kuruluşlarının tecrübelerini, gözlemlerini kamuoyuyla paylaşmak amacıyla “Teşekkür Ederiz Türkiye” başlıklı bir anma programı düzenledi.
Burada konuşan Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Genel Sekreteri Alim Türkyılmaz, Endonezya’nın zorlu şartlara rağmen kendi ayakları üzerinde durabildiğini ifade ederek, söz konusu ülkenin İslam dünyası için bir ileri karakol niteliğinde olduğunu kaydetti. Türkyılmaz, dünyanın bilinen en büyük afetlerinden olan tsunaminin sarsıcı etkilerinin hala hissedildiğini hatırlatarak, yaşanan acının büyüklüğüne işaret etti.
“Türk halkına içten şükranlarımızı sunarız”
Endonezya Cumhuriyeti Başkonsolosu Herry Sudrajat, 10 metre yüksekliği ve 200 kilometrenin üzerindeki hızıyla tsunaminin 200 binin üzerinde insanın ölümüne yol açtığını dile getirdi. Açe tsunamisinden büyük dersler aldıklarını ifade eden Sudrajat, kaybettikleri canları unutmayacaklarını söyledi. Dev tsunaminin ardından dünyanın her tarafından gelen yardımların kendileri için büyük anlam taşıdığını anlatan Sudrajat, “Elbette burada bize yardımlarını esirgemeyen Türkiye’ye ve kardeş Türk halkına içten şükranlarımızı sunarız. Tsunaminin ne zaman gelebileceğini elbette bilemiyoruz. Ancak buna her an hazır olmak zorundayız. Deprem öncesinde alınacak tedbirleri almak ve depreme hazırlıklı olmak üzere kurumlarımızı kurduk ve hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.
Anma programı kapsamında İbn Haldun Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Özay’ın moderatörlüğüyle bir panel yapıldı.
Burada konuşan Türk Kızılayı Genel Sekreteri Hüseyin Can, Türk yardım kuruluşlarının Türk kültürü ve medeniyeti gereği bu yardım çalışmalarını dünya genelinde yaptığını söyledi. Açe’de 2004 yılında yaşanan tsunaminin ardından Bangladeş’teki ekipleri süratle bu bölgeye yönlendirildiklerini ve burada acil ihtiyaçların tespitiyle göreve başladıklarını söyledi.
“Banda Açe İstanbul Yetimhanesi’ni kurduk”
İHH Mütevelli Heyet Üyesi Osman Atalay da İHH’nın tsunaminin ardından bölgede yardım faaliyetlerine katıldığını ve burada çocukları korumayı öncelikli görev olarak kabul ettiğini söyledi. Bölgenin yetimlerini korumak için İHH olarak Banda Açe’de 2005’te bir arazi satın aldıklarını anlatan Atalay, “Banda Açe İstanbul Yetimhanesi’ni kurduk ve çok şükür 14 senedir bu merkezin tüm ihtiyaçlarını karşılıyoruz. İşin çok güzel tarafları var. Bu yetimhanedeki çocuklarımız büyüyor, farklı farklı ülkelerde okumaya başlıyorlar. Örneğin Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi gibi ülkelerde burslu olarak okuyabiliyorlar, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde okuyan var. Çeşitli ülkelerde, çeşitli üniversitelerde okuyorlar. Sonra onlar da ülkelerine dönüp insanlara hizmet edecekler” diye konuştu.
Foto muhabiri ve gazeteci Coşkun Aral ise katılımcılara yıllar önce Açe’de çektiği Haberci belgeselini izletti.
Anma programı hediye takdimleri ardından sona erdi.
Felaket döneminde İHH’nın Açe faaliyetleri
Tsunamide dünya ülkeleri arasında Türkiye yardımlaşmada en büyük rolü oynadı. İHH İnsani Yardım Vakfı bölgeye ulaşarak acil yardım, gıda, sağlık alanında çalışmalar yapmış, çadırlar kurarak Açe halkını o acı gününde yalnız bırakmadı. Tsunamiden sonra 2005 yılı Mart ayında İHH İnsani Yardım Vakfı, Banda Açe bölgesinde 35 kişilik bir ev tutup tsunamide babasını ya da baba ve annesini kaybeden çocuklara eğitimi devam etmek üzere bir kapı açtı.