“İnsanlığın vicdanını taşıyan bu kutlu yolculuğu ve bu uğurda can veren aziz şehitlerimizi, gazilerimizi, cesaretli tüm katılımcıları hayırla anıyoruz.” diyen Özkabakçı, “Zulmün lideri siyonist İsrail’i de lanetliyoruz. Mavi Marmara konusunda hala saflarını belirleyemeyenleri de Allah'a havale ediyoruz.” dedi.

 

Konferansta İHH İnsani Yardım Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi  Av. Gülden Sönmez ile Mavi Marmara şehidi Çetin Topcuoğlu’nun eşi Mavi Marmara Aktivisti  Çiğdem Topcuoğlu konuştu.

 

 

‘İsrail kendinden olmayanı aşağılıyor’

 

Filistin'deki gelişmelerin tarihi süreç içerisindeki değişimini ve Mavi Marmara ile birlikte Filistin’de ve dünyada yaşanan gelişmelerden bahseden İHH Yönetim Kurulu Üyesi ve Mavi Marmara Aktivisti Av. Gülden Sönmez, Mavi Marmara davasının geldiği noktayı anlattı.

 

“Hamas’ı bazı Müslümanlar’ın bile terörist sandığı günleri yaşadık.” diyen Sönmez, “Hamas, Gazze, Mescid-i Aksa hep birlikte anlatıldı Müslümanlara ve farkındalık sağlandı.” dedi.

 

İHH’nın bütün organizasyonlarını düzenlerken temel kriterinin İslam hukuku olduğunu ve böyle olmaya devam edeceğini ifade eden Sönmez, şunları söyledi;

 

“ABD, İHH’yı terör listesine almak için harekete geçtiğinde, biz ABD'ye “Sizin bizi terör listesine almanız bize şeref olacaktır” dedik ve ABD bizi terör listesine almaktan vazgeçti. Fildişi sahillerine gittiğimizde bir köyde tekerlekli sandalyede 28 yaşında bir genç kendi çabası ile kurduğu bir radyo ile Mavi Marmara gemisinin seyrini köylülere an be an anlatmış. Bu insanlar bizi talaal bedrualeyna ile karşıladılar.

 

İsrailliler kendilerinden olmayanları aşağılık insanlar olarak gördükleri için özür dilemesi büyük bir olaydır. Biz Gazze’ye uygulanan ambargonun kalkmasını değil ablukanın kalkmasını istiyoruz. Bu konu hep gözlerden kaçırılmaya çalışılıyor. İsrail’e açtığımız davalarımızın hiçbirinden vazgeçmiyoruz. Dava ve mahkeme süresince biz canlarımızla tehdit edildik.

 

Tazminatı İsrail’i canlandırma yöntemlerinden birisi olarak görüyoruz ancak tazminat konusunu ablukanın kalkmasından sonra gündeme alabiliriz.”

 

1 Haziran Cumartesi günü yapılacak büyük yürüyüşe herkesi davet eden Sönmez, “Yürüyüşe hepinizi, özellikle de gençleri bekliyoruz, gençleri bu tür faaliyetlerde gören İsrail kahroluyor.” dedi.

 

Mavi Marmara şehidi Çetin Topcuoğlu’nun eşi Mavi Marmara Aktivisti  Çiğdem Topcuoğlu da, Mavi Marmara gemisinde yaşadıklarını ve İsrailli katil askerlerden gördüğü zulmü anlattı.

 

Gemiye merhum eşi ile birlikte binmekten dolayı en ufak bir pişmanlık duymadığını, aksine gururlu olduğunu söyleyen Topcuoğlu, “İyi ki bu kutlu yolculuğa çıkmışız.” dedi.

 

Topcuoğlu, Mavi Marmara gemisinde yaşadıklarını şöyle aktardı;

 

“İsrail askeri beni sorguya çekerken boğazımı sıktı. O an öleceğimi sandım. Bizi oradan sizin dullarınız kurtarıp, Türkiye'ye getirdi.

 

Şehid eşimi halen kıskanıyorum. Biz sporcu bir aileydik, biz eşimle hep yarışırdık. O şimdi beni geçti ve ahiret şampiyonu oldu.

 

Yunanlıları düşman tanıyarak büyüdük ama İsrail askeri bana dokunmasın diye bir Yunanlı kendisini bana siper ederek merdivenlerden atıldı.

 

‘Bizim iki görevimiz var: Cihad ve destek’

 

Haziran’ın birinde Cumartesi günü İstanbul’da Mavi Marmara yürüyüşü var. Burası er meydanıdır, destek görevimizdir. Çorumlu gençlerimizi İstanbul meydanlarında görmek istiyoruz.

 

Sizlerden bir istirhamım var. Eşim ve ben sporcuyuz. Yarışma ve hayırda eşim beni şehadeti ile geçti. Benim şehadetim için duanızı bekliyorum.”