Programa Kuzey Makedonya, Arnavutluk, Kosova, Bosna Hersek, Sırbistan'ın Preşova bölgesi ve Türkiye'de faaliyet gösteren 16 sivil toplum kuruluşundan 34 temsilci katıldı. Tiran’da düzenlenen buluşmada, tecrübe paylaşımları yapıldı ve iş birliğini güçlendirmek amacıyla fikir alışverişinde bulunuldu.
Programda Balkanlar'daki sivil toplum kuruluşlarının rolü, faaliyet alanı, STK'lerin sosyal medyayla ilişkileri, eğitim, sağlık, tarım, spor ve sanat alanlarında projelerin geliştirilmesi gibi konular ele alındı.
Fikir alışverişinde bulunuldu
İHH İnsani Yardım Vakfı Mütevelli Heyeti üyesi Osman Atalay, programda yaptığı konuşmada, yeni bölgesel değişimler çerçevesinde sağlık, eğitim, kültür, sanat ve ekonomi konularında projeler düşünerek fikir alışverişinde bulunmak için bir arada bulunduklarını söyledi.
Balkanlar'ın tarih boyunca dünyanın en hareketli bölgelerinden biri olduğunu söyleyen Atalay, "Dün, bugün ve yarın Doğu ile Batı arasındaki stratejik önemini ve kozmopolit konumunu, pozisyonunu her zaman koruyacaktır." dedi.
“Bölgedeki STK’lar bir araya gelmeli”
Atalay, bölgedeki sivil toplum kuruluşlarının bir çatı altında bir araya gelebilmesinin önemine işaret ederek, "Amacımız Balkanlar'da yaşayan ve bu bölgelerde faaliyet gösteren sivil toplum, akademi, hukuk, medya ve din adamlarıyla hep beraber bilgi, birikim ve tecrübeleri paylaşmak ve iş birliğini geliştirmektir. Burada Balkan ülkeleri olarak Avrupa, diaspora sivil toplum kuruluşlarıyla beraber sosyal, kültürel projeleri hayata geçirmek için daha çok çaba sarf etmeliyiz. Buradaki amacımız ne olabilir, bu sivil toplumun faaliyetleri ve tecrübelerini paylaşmak." ifadelerini kullandı.
“İnsanlığa karşı sorumluluklarımız var”
Tiran Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Ömer Osman Demirbaş ise, yaptığı konuşmada, sivil toplum kuruluşlarının bulundukları ülkelerdeki toplum için önemli ve ciddi görevler üstlendiklerini söyledi. Halihazırda herkesin omuzlarında çok ağır sorumluluklar olduğunu belirten Demirbaş, "Önce ait olduğumuz millete karşı sorumluluklarımız var ve dünyadaki mazlum, mağdur ve mustazaf, aslında bütün insanlığa karşı sorumluluklarımız var." dedi.