İHH İnsani Yardım Vakfı
0
Bağış Yap
Takip Et
TR
TRY
Kapat
  • Biz kimiz
  • Ne yapıyoruz
  • Ne yapabilirsiniz
  • Oturum aç
İHH Yönetim Kurulu Üyeleri, DİZ’de konuştu
İHH İnsani Yardım Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Oruç ve Dr. Ahmet Emin Dağ, Birleşmiş Milletler Dünya İnsani Zirvesi’nde birer konuşma gerçekleştirdi.
24.05.2016

İHH İnsani Yardım Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Oruç ve Dr. Ahmet Emin Dağ, Birleşmiş Milletler Dünya İnsani Zirvesi’nde birer konuşma gerçekleştirdi.

İlk defa Türkiye’de düzenlenen Dünya İnsani Zirvesi (DİZ), ikinci gününde yine İstanbul Kongre Merkezi’nde devam etti.

İHH İnsani Yardım Vakfı’nın da katılım sağladığı zirvede konuşan İHH Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Oruç, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda "Çatışma Bölgelerinde İnsani Yardım ve Zorluklar" başlığıyla düzenlenen oturumda, kriz bölgelerinin son yıllarda hemen hemen dünyanın büyük bir bölümünü kapladığını söyledi.

Bu senaryoyu ortaya çıkaran olayın 2. Dünya Savaşı'ndan sonra oluşturulan düzen olduğunu anlatan Oruç, "BM içerisinde bu krizleri yönetmek için ortaya koyduğu mekanizmalar var. Bu düzenin içerisinde oldukça uzun zamandır iyi şekilde işliyordu. O zamanın şartları içerisinde bizim için de sıkıntı olmayacak maddeler koydular. Tarafsızlık maddesi Suriye konusunda bizim için geçerliliğini yitirmiş durumda. Burada bir kriz devam ediyor" diye konuştu.

"İHH olarak arazideyiz"

İnsanları hiçbir şekilde ayırt etmediklerine dikkati çeken Oruç, şunları söyledi;

"Konulan prensiplerden biri de bağımsızlık. Ne kadar uygulandığını da görüyoruz. Filistin bu kadar uzun zamandır bu durumdayken bağımsız yapılardan söz edemiyoruz. İnsancıl olma maddesinde ise 1992'de Bosna'da çalışmaya başladığımızda bunu gördük. Hiç kimse 'Müslümanların hassasiyeti nedir?' diye sormadı. Ne zamanki biz araziye indik şartlar o zaman değişti. Şimdi arazideyiz ve değişik şeyler söylüyoruz."

Oruç, siyasi liderlerin çözümü bulabileceğini aktararak, sivil toplumun etki alanının sınırlı olduğunu dile getirdi.

İHH'nın krizin ilk gününden itibaren Suriye'de her yerde insanların yanında olduğunu hatırlatan Oruç, "İHH onların yanında ilk duran kurumdur. Yaptığımız çalışmaların tamamı insanları masaya getirecek çerçevededir" dedi.

Oruç, veto gücü olan bir ülkenin insanların üzerine bombalar yağdırdığına vurgu yaparak, sistemin buna rağmen tarafsız olunması çağrısı yaptığını söyledi;

"Batıda çok görülmeyen ama dikkat ettiğimiz şey, adalet. Biz adil olacağız. Önemli bir eşikteyiz. Sesimizi duyurabileceğimiz imkânlarımız var. Umut ediyoruz ki bunlar duyulur. Herkesin şikâyet ettiği bir şey var. Cumhurbaşkanımızın da söylediği BM Güvenlik Konseyi'nin yapısıdır. Dünyada insan yok ki Suriye'de ve Filistin'de yardıma 'hayır' desin. BM'nin bütün insani yardım kararları veto durumunun dışında bırakılsın. Siz Suriye'ye yardım götürmeye çalışırken BM'de veto hakkına sahip bir ülke sizi bombalayabiliyor. Bu zirveden söylenebilecek en önemli şey bu olabilir."

"Şiddet yerinde sayıyor"

İHH İnsani Yardım Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi ve Araştırma Merkezi Koordinatörü Dr. Ahmet Emin Dağ ise "Orta Doğu'daki Çatışmalar ve Gerilimler" konulu sunumunda yaptığı konuşmada söz konusu coğrafyanın kronik bir gerilim alanı olduğunu söyledi.

Coğrafyanın askeri darbelerini anımsatan Dağ, asıl dikkat edilmesi gereken durumun sıcak çatışmaların niteliğinin değişmesi olduğunu dile getirdi.

Dağ, bugüne kadar çatışmaların iktidar mücadelesi ağırlıklı olduğunu aktararak, "Bu siyasi gerilim artık varoluşsal bir duruma geldi. İlkinde bir iktidar savaşıyken, süre uzadıkça ve aktörlerin gücü daha azaldıkça varoluşsal bir aşamaya gelindi. Aslında Suriye, Irak ve Yemen'de son 4 yılda yaşananlar bunlardır. Yerine sayan bir şiddet var" diye konuştu.

Savaşın uzamasının bölge ve diğer ülkelerin olaya daha fazla müdahil olmasından kaynaklandığını vurgulayan Dağ, zamanla çatışmanın olaya müdahale eden ülkelerin savaşı haline geldiğini söyledi.

Dağ, savaşın daha kuralsız hale geldiğini belirterek, "Kriz alanları bölgesel ve küresel güçlerin mücadele alanı haline geldi. Sivil kaybında Suriye doğal olarak sivil mağduriyetlerin en fazla olduğu yer. Suriye'de yüz binlerle ifade edilen sivil kayıplar söz konusu. Yemen ve Libya da bunu takip eden sıcak çatışma alanları" değerlendirmelerinde bulundu.

Suriye'nin bütün çatışmalar içerisinde en yoğun bölgeyi oluşturduğunu anımsatan Dağ, insani yardım kurumlarının önceliklerini belirlemesi konusunda bilgiler verdi.

"Bir arada yaşama umudu tükeniyor"

Dağ, Suriye'de geçen yıl fonların karşılanma oranlarının yüzde 60, Irak'ta yüzde 45, Yemen'de yüzde 40, Libya'da yüzde 65 olduğunu anlatarak, geriye kalanların bireysel yardımlarla karşılandığını söyledi.

Mültecilerin barınma, gıda ihtiyaçları ve eğitime ulaşma durumları hakkında değerlendirmelerde bulunan Dağ, şöyle devam etti:

"Çatışmalar büyük bir insan kaybına neden oldu. Her aile neredeyse bir yakınını kaybetti. Bölgede bir arada yaşama ve barışı getirme konusunda umut çok az. Son 5 yılda 2,5 milyon engelli ortaya çıktı. Bu da orta ve uzun vadede bu insanların kendi ayakları üzerinde durmalarını imkânsız kılıyor. Yetişmiş insanlar da yok edildi. Toplumların geleceğinin çalındığı bir durumla karşı karşıyayız. DAEŞ gibi grupların ortaya çıkmasına neden olan bir ortam var."

İlgili haberler
Tümünü gör
“Benim Ailem” Azerbaycan’da
“Benim Ailem” Azerbaycan’da
İHH YouTube kanalında yayınlanan "Benim Ailem" serisinin yeni bölümü yayınlandı. Benim Ailem ekibi bu bölümde, Azerbaycan’ın Şeki şehrinde bir yetim ailesi olan Çelebiyev ailesine taşıma aracı murayev hediye etti.
22.02.2024
CZN Burak savaş mağduru çocuklar için yemek yaptı
CZN Burak savaş mağduru çocuklar için yemek yaptı
CZN Burak olarak bilinen Şef Burak Özdemir, Suriye'nin kuzeybatısındaki İdlib iline yaptığı ziyaret kapsamında savaş mağduru ailelere yardım malzemeleri dağıtıp çocuklarla yemek yaptı. Özdemir, tüm dünyada savaşların sona ermesi ve iyiliğin yayılması için çağrıda bulundu.
22.02.2024
İHH’dan 2023 yılında Suriye’deki 570 bin kişiye yardım
İHH’dan 2023 yılında Suriye’deki 570 bin kişiye yardım
İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından 2023 yılı boyunca Suriye'nin çeşitli bölgelerinde yaşayan savaş mağduru sivillere, 42 bin ton ağırlığında 1658 TIR dolusu insani yardım malzemesi ulaştırıldı.
01.02.2024