İstanbul’un Maltepe ilçesinde bulunan Özel İstanbul Medeniyet İlkokulu-Ortaokulu, 6 yıl öncesinde “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var - İyilikte Yarışan Sınıflar” projesi kapsamında 10 yetim kardeş edinerek başladıkları iyilik yarışını bugün 130 yetim kardeşe sahip çıkarak sürdürüyor. Bünyesinde anasınıfı, ilkokul ve ortaokul bulunan okul çatısı altında, değerler eğitimi kapsamında merhamet, yardımlaşma, kardeşlik ve yetimi koruma duygularının hem öğrencilerde hem de velilerde yeşertilmesi hedefleniyor.

İlkokul ve ortaokul öğrencilerinin “Kendim Yaptım, Kendim Sattım, Parasını Kuyuya Attım“ sloganıyla yürüttükleri bir diğer proje ise “İyilik Günleri” projesi. Öğrencilerin ilk dönem kendi yaptıkları yiyecekleri yine arkadaşlarına satarak gerçekleştirdikleri İyilik Günleri’nde, elde edilen gelirle Afganistan’da bir su kuyusu açılması amaçlanıyor.

İHH İnsani Yardım Vakfı’nın Yetim ve Su Kuyusu çalışmalarında öncülük yapan öğrenciler, son olarak İdlib’de yaşanan drama da sessiz kalmayarak 71 adet Acil Yaşam Evi’nin maliyetini yine okullarında toplayarak vakfa bağışladı. Öğrenciler, Acil Yaşam Evi projesinin yanında ayrıca kışlık kıyafet de toplayarak bot, mont ve battaniye gibi ihtiyaçların da giderilmesi için çalışma başlattı. Toplanan kıyafetler, zincir halinde elden ele taşınarak İHH görevlilerine teslim edildi.

“İyilik duygusunun herkes tarafından tadılması gerekiyor”

6. sınıf öğrencisi Erva Yaşar, “İyilik yapma duygusunun herkes tarafından tadılması gerekiyor” diyerek yaşadıkları mutluluğu dile getirdi. Erva Yaşar, proje detaylarını şöyle açıkladı:

“Öncelikle okulumuzda yapılan iyilik çalışmalarından bahsetmek istiyorum. Biz okul olarak 6 yıldır ‘İyilikte Yarışan Sınıflar’ projesine destek oluyoruz. Bu proje ile birlikte şu anda okulumuzun 130 yetim kardeşi bulunuyor. Bundan dolayı çok mutluyuz. İkinci olarak da geçen senelerde İyilik Günleri düzenliyorduk. ‘Kendim Yaptım, Kendim Sattım; Parasını Kumbaraya Attım’ şeklinde bir sloganımız vardı. Evde hazırladığımız yiyecekleri arkadaşlarımıza satıp elde ettiğimiz ücreti de yetim kardeşe bağışlıyorduk. Bu sene de İyilik Günleri yapıyoruz fakat sloganımız ‘Kendim Yaptım, Kendim Sattım; Parasını Kuyuya Attım’ şeklinde değişti. Elde ettiğimiz geliri 1. İstanbul Medeniyet Su Kuyusu’na bağışlıyoruz. İkinci dönemde de 2. su kuyusu için çalışma yapmaya niyetlendik.

Son olarak da ben ‘İdlib’e İyilik Günleri’ projemizden bahsetmek istiyorum. Çok kısa sürede Yaşam Evleri ve kışlık kıyafetleri İdlib’e göndermemiz gerekiyordu. Ben, arkadaşlarım ve velilerimiz bir araya gelerek bu projeye destek olduk. Bu son iki projeyi de çok şükür gerçekleştirdik. Bugün İdlib için hazırladığımız paketleri arkadaşlarımızla beraber zincir halinde araca taşıdık. Araçtan da inşallah İdlib’deki mazlum kardeşlerimize gidecek bu paketler. Paketleri, İdlibli kardeşlerimize göndermemize vesile olan İHH’ya da çok teşekkür ediyoruz. Diğer okullardaki öğrenci arkadaşlarımıza seslenmek istiyorum. Onlar da iyilik yapabilirler, katkıda bulunabilirler. Bu projelere destek olabilirler. Böyle bir duygu gerçekten çok güzel bir şey. Bu duyguyu herkesin tatması ve yaşaması çok önemli bence. Çünkü biliyorum ki Allah iyilik yapmamızı ve hayırda yarışmamızı bize emrediyor. Biz de hep birlikte iyilikte yarışıyoruz inşallah.”

“Bize unuttuğumuz değerlerimizi hatırlatıyorsunuz”

Okul Müdürü Mustafa Ertürk ise tüm bu projeleri gerçekleştirirken velilerden olumlu dönüşler aldıklarını ifade etti. Ailelerin, “Bize unuttuğumuz değerlerimizi hatırlatıyorsunuz” dediklerini aktaran Mustafa Ertürk, okullarında yaşadıkları iyilik hikayesini, “Özel İstanbul Medeniyet Ailesi olarak ilkokul ve ortaokul bünyemizde bulunmakta. Bu yetim çalışmalarımıza başladığımızdan itibaren 130 yetime ulaştık. Bu türkiyedeki en fazla yetim okutan okul olarak görünüyor. Bunda da en büyük destekçilerimiz tabi ki öğrencilerimiz. Onların bu konudaki gayretleri çok çok önemli. Yaptıkları çalışmalarla, kermes çalışmalarıyla elhamdülillah 130 yetime kadar ulaştık. Hamd olsun bunların hepsini de devam ettiriyoruz” cümleleriyle özetledi. Ertürk, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü:

“Tüm bu çalışmaların dışında İdlib için bir çalışma başlattık. Biliyorsunuz sınır komşumuz. Oradaki kardeşlerimiz soğuk havada yaşam mücadelesi veriyorlar. Onlara hem giyecek hem de konaklama için ev yardımı çalışması içerisine girdik. Bu çalışmaya başlarken acaba 10 ev, 20 ev olur mu diye düşünürken çok şükür ki şu an da 71 briket eve ulaştık. Ve kıyafetler de hala gelmeye devam ediyor. Bu anlamda ben özellikle velilerimiz ve öğrencilerimize teşekkür ediyorum. Onların özverili çalışmaları neticesinde bu hayra vesile oluyoruz.

Özellikle okulumuzda yapılan değerler eğitimi çalışmalarının bir neticesi bu yardımlar. Ne yapıyoruz bu değerler eğitiminde? Biz çocuklarımıza özellikle merhamet eğitimi vermeye çalışıyoruz. Sadece kendimize değil, etrafımızdaki canlıya cansıza merhamet eğitimi çok yoğun bir şekilde vermekteyiz. Bu çalışmaların sonucunda da yapılan yardım faaliyeleri büyük rağbet görüyor ve destek alıyor. Anaokulundan ilkokula, ortaokulumuzdan velilerimize kadar bunu yoğun bir şekilde hissediyorlar. Hatta velilerimizden bazıları ‘Bize unuttuğumuz değerlerimizi hatırlatıyorsunuz’ diyerek geri dönüş yapıyorlar. Yardımların mazlum kardeşlerimize ulaşmasında büyük emekler sarf eden İHH’ya da teşekkür ediyoruz. Bu hizmetler hiçbir zaman eksilmesin inşallah.”