“Buraya ilk siz geldiniz.” cümlesi zorlu yolculukların anlamını taşır.
Saat on buçukta araçlara bindiğimizde zor ve uzun bir yolculuk olacağını biliyorduk. Ama dağ köylerindeki insanların yardıma ihtiyacı vardı. Birkaç köye gideceğimiz için yanımıza çok malzeme almamız gerekiyordu. Ayrıca karlı dağ yollarından geçecektik. Arazi araçlarını doldurarak yola çıktık.
Saat 11’de Akçalı köyüne ulaştık. Köy halkı bizi eski köy okulunun bahçesine kurdukları taziye çadırının önünde karşıladı. Köydeki birkaç ev de depremde yıkılmış. Şuan şehir merkezindeki dükkanlar kapalı olduğu için temel ihtiyaçlara dahi ulaşmakta zorluk yaşıyorlar. Köy muhtarına kumanya paketleri teslim ettik ve köyden ayrıldık.
Ardından Yazıbaşı köyüne geçtik. Gıda, kışlık kıyafet ve çocuklara oyuncak dağıttık, köy halkıyla muhabbet ettik. Zor zamanlarda sadece hatırlanmanın dahi insanları nasıl mutlu ettiğini gördüm. Sürekli “Allah razı olsun, iyi ki geldiniz.” diyorlardı. Sıcacık muhabbetimiz ikram ettikleri çaylarla devam etti. “Oğlum gelin sıcacık ekmek pişirdim.” diyen Hatice teyzenin de duasını aldıktan sonra köyden ayrıldık.
Yazıbaşı köyünün aşağısında, bir tepenin eteğine yapılmış tek başına bir ev gördük. Eve doğru yaklaşırken Bedri abi gülen yüzüyle bizi yolda karşıladı. 10 gündür elektrikleri yokmuş, yiyecekleri de azalmış. “Köyden uzak olduğumuz için buraya gelen olmadı. İlk siz geldiniz.” dedi. Bu cümleyi, daha önce başka şehirlerdeki afetlerden sonra gittiğim köylerde de duymuştum. Her duyduğumda, zorlu yolculuklara neden çıktığımızı fark ettirir bana. Biz belki de Bedri abinin duasıyla yola çıkmıştık. Diğer köyler hikayenin sadece küçük detaylarıydı. Gıda ve hijyen paketlerini teslim ettikten sonra sıradaki köye doğru yola çıktık.
Düzağaç mezrasına vardığımızda yola çıkalı yaklaşık dört saat olmuştu. Dereyi geçtikten sonra biraz dinlenmek için durduk. Çevre evlerde yaşayanlar hemen yanımıza geldi. Her yerde olduğu gibi burada da çay içmeden bırakmadılar. İhtiyaç sahiplerine soba, gıda paketi ve battaniye ulaştırdık. Ardı ardına devam eden depremlerden çocuklar da çok etkilenmişti. Yüzlerini güldürmenin en kolay yolu ise oyuncak hediye etmek. Arabamızda son kalan oyuncakları da babasıyla birlikte bizi karşılamaya gelen çok tatlı bir kıza hediye ettik. Beş saatlik köy ziyaretlerinin gülen son yüzü Gurbet’ti.
Serdar Gürçay, Adıyaman
Acil yardım ekiplerimiz deprem bölgesinde çalışmalarına devam ediyor. Siz de tüm çalışmalara destek olabilir, yaraların sarılmasına vesile olabilirsiniz.