Vakfımızın konferans salonunda düzenlenen toplantıda konuklara ilk olarak İHH'nın tanıtım videosu izletildi.
Ardından söz alan genel başkanımız Bülent Yıldırım, son günlerde vakfımıza yönelik nereye, kime hizmet ettiği belli olan bir takım odakların saldırı girişimleri hakkında açıklamalarda bulundu.
Yıldırım, saldırılar sırasında STK'ların çok desteğini gördüklerini belirterek, "Bu destekler bizi çok umutlandırdı, o yüzden bugün dertleşelim istedik" dedi.
İHH ile ilgili dosyaların yeni hazırlanmadığını anlatan Yıldırım, "1996'dan beri dış servislerinin dikkatini çeken bir yapıyız. Siyonist-ABD eksenli istihbarat örgütlerinin hakkımızda hazırladığı raporlara baktığımızda kendileri için tehdit olarak görülmüş" diye konuştu.
İHH DİĞERLERİNDEN FARKLI
İHH'nın BM ve birçok uluslararası kuruluşun çatısı altında yer aldığını vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Biz BM'nin giremediği yerlere girmişiz. Bunları yaparken diğerlerinden farkı ortaya koymuşuz. Biz sadece insani yardım yapan kuruluş değiliz, aynı zamanda insan hak ve hürriyetleri, arabuluculuk, insani diplomasi gibi alanlarda da hizmet veriyoruz. Misyonerlerin Afrika'da insani yardım yaptığı söyleniyor ama kıtanın içini boşalttılar.
Afrika'daki Müslüman nüfus diğer dinlerden daha aşağıya düşmüşüz. Biz İHH'yı kurduğumuzda bir şey diyorduk: Ezilen halkları deşifre edeceğiz. Çünkü biz herkesin kendi kendini yönetme hakları olduğuna inanıyoruz. Herkes bulunduğu topraklardaki zenginliğin sahibi olduğuna inanıyoruz. Orta Afrika Cumhuriyeti’nde şu an yaşanan da budur. Aynı şey geçmişte Türkiye’de, Tunceli vs illerde oldu.”
4. DÜNYA SAVAŞINI YAŞIYORUZ
Son günlerde Türkiye’de yaşanan süreçte hedefin ne İHH, ne AK Parti ne de Türkiye olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “Bu saldırı İslam coğrafyasına yöneliktir. Şu an 4. Dünya Savaşını yaşıyoruz. Bakıyoruz Afganistan, Irak, Suriye, Filistin, Arakan, Orta Afrika Cumhuriyeti, Mali, Mısır, Doğu Türkistan, Moro, Patani gibi ülkelere hep Müslümanlar başka dinlerin saldırısı altında. Tablo bu işte. Son dönemde öldürülen Müslüman sayısı dünya savaşlarından daha fazla. Savaş bölgesel şekilde yapıldığı için biz fark edemiyoruz” şeklinde konuştu.
MEDENİYET SAVAŞI HEDEFLENİYOR
Bazı güçlerin bu coğrafyalarda barışı isteyenleri yaşatmadığına vurgu yapan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Tayland hükümeti, Patani ile barış imzalamak amacıyla arabulucu olmamız için vakfımıza başvurdu. Ama barış istemeyenler var. Somali’de hükümet ile Şebab arasında, Pakistan’da Taliban ile başlayacak barış görüşmelerini yapacak kişiler insansız hava araçlarınca vuruldu. Suriye’de muhalifler arasındaki işbirliği yok etmeye çalışıyorlar. İslam dünyası içinde selefi-sufi, şii-sünni çatışmasını körükleyip ardından medeniyetler savaşı çıkartmayı hedefliyorlar.”
İHH NEDEN HEDEF?
“Şimdi bunlar İHH’yı nasıl yok edecekler” diye soran Yıldırım, İHH’nın tüm mezhep, etnik gruplar arasında iş yapacak en önemli kuruluş olduğu için İHH’nın itibarsızlaştırması gerektiğine dikkat çekti.
SÜNNİ DÜNYAYI İŞGAL HAZIRLIĞI
Türkiye’nin İslam coğrafyasının kalesi olduğunu iddia eden Yıldırım, “Sünni dünyanın Batı’nın savaşlarında zihni yapısı daha derindir. Bu yüzden Sünni dünyayı işgal etmeye hazır hale getirmek istiyorlar. Bunun için önce Türkiye’yi yıkmaları lazım” diye konuştu.
VAKFIMIZ HAKKINDA HEYET KURDULAR
İHH’nın şiddete başvurmamış bir yapı olduğunun altını çizen Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı:
“Mavi Marmara olayıyla birlikte tüm dünyanın gözü önünde bir katliam gerçekleştirdi. Mavi Marmara’dan sonra o paralel yapı ilişkileri tekrar kurmak için girişimlerde bulundu. Daha sonra vakfımız hakkında heyet kurdular, personelimizin özel hayatı takibe alındı. Bunları yeri geldiğinde kamuoyuyla paylaşacağız”
Başkan Yıldırım’ın konuşmasının ardından STK temsilcileri söz alarak İHH’ya desteklerini ilettiler.