Filistin, 1948’den bugüne İslam dünyasının değişmeyen gündemlerinden biri. Siyonistlerin köy baskınları ile başlayan süreç, uluslararası hukuksuzluklar ve işgalin ev ev, sokak sokak genişlemesiyle devam ediyor. İşgal, karşısında intifadayı, direnen Filistinlileri ve Filistin için mücadele edenleri buluyor.
Gazze Özgürlük Filosu’na dahil olan Mavi Marmara gemisi bundan tam 10 yıl önce Gazze’ye uygulanan ambargoyu delmek için yola çıktı. Uluslararası sularda siyonist devletinin saldırısına uğradı. 10 insani yardım gönüllüsü şehit edildi, 56’sı ağır yaralandı. Filo katılımcılarının tamamı kötü muameleye maruz bırakıldı, hapsedildi, şahsi eşyalarına el konuldu. Kudüs’ün tamamının işgal devletinin başkenti yapılması girişimleri bugün de devam ediyor.
İHH İnsani Yardım Vakfı, Özgür Kudüs davasına ve şehitlerimize sahip çıkmak amacıyla, kutlu seferin 10. yılını Mavi Marmara Yılı ilan etti. Toplamda 9 farklı ilde düzenlenecek olan programlarla birlikte İHH, Filistin duyarlılığının artırılmasını hedefleyecek.
“Mavi Marmara Onurumuzdur”
Yıl boyunca düzenlenecek olan Kudüs ve Mavi Marmara Şehitleri programlarının ilki Tekirdağ Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa; İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, Sosyal Doku Onursal Başkanı Nureddin Yıldız, Araştırmacı Yazar Abdullah Yıldız ve Grup Genç katıldı. Trakya’nın dört bir yanından katılımın gerçekleştiği programda sık sık, “Mavi Marmara Onurumuzdur”, “Kudüs Bizimdir Bizim Kalacak”, “Furkan Doğan Onurumuzdur”, “Şehit Furkan Yolun Yolumuz” ve “Şehitlerin Yolunu Sürdüreceğiz” sloganları atıldı.
“Eğer ümmet olursak”
Selamlama konuşmalarını gerçekleştirmek üzere kürsüye ilk olarak Tekirdağ İHH İl Başkanı Süleyman Çalışkan çıktı. Çalışkan, “Ayrışırsak gücümüz azalır. Ve düşmana gerek kalmadan nesillerimiz ifsad olur. Ümmet olursak insanlık kurtulur. Eğer ümmet olursak değil 100 yıllık planlar bin yıllık planlar paçavra olur. Nefesimizin yettiği kadar Filistin’in özgürlüğü için çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Bin yıldır aslan gibi yaşadık”
Süleyman Çalışkan’ın ardından sözü Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel aldı. Kısa bir konuşma gerçekleştiren Yüksel, “Hazreti Ali diyor ki ‘Bir gün aslan gibi yaşamayı bin yıl kuzu gibi yaşamaya tercih ederim.’ Allah’ın izniyle bu ümmet bin yıldır aslan gibi yaşıyor. Bundan sonra da öyle yaşayacak” dedi.
“İsrail, Türkiye’yi kaybetti”
İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım ise sinevizyon gösterimi ile Mavi Marmara’da yaşananları tekrardan hatırladıklarını söyledi. O gece herkesin canı gönülden şehadeti arzuladığını belirten Bülent Yıldırım, “O gün güzel bir gündü. Şehitlerin olduğu yerler gerçekten güzeldir. Allah yüreğimizden korkuyu almıştı. Korku İsraillilerin kalbindeydi. Allah’ın rahmetini orada hissettik. Namazlar, sohbetler, dualar çok güzeldi” dedi. Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Mavi Marmara’da Erdemliler İttifakı vardı. Birçok dinden, birçok milletten insan sadece Gazze’deki çocuklara ulaşmak istiyordu. O gece biz sadece 10 şehit vermedik. 16 şehit verdik. Türk Deniz Kuvvetleri yardımımıza gelmesin diye İskenderun’da PKK aracılığıyla askerlerimiz şehit edildi. Şehitler, yaralılar verdik. Ama tüm dünyayı ayağa kaldırdık. İnanın İsrail askerleri kadar korkak askerler görmedik. Tirtir titriyorlardı. ‘Ölsek de öldürmeyeceğiz’ dedik. Çünkü bunlar, Hollywood Filmleri’ne milyarlar harcayarak Filistinli çocukları zalim, kendilerini masum gösteriyorlardı.
İsrail kendini akıllı zannetti. Sandı ki uydu sinyalimizi kestiklerinde istediklerini yapabilecekler. Ama bizim ikinci sinyalimiz devreye girdi ve tüm dünya onların zalimliklerini, gerçek yüzlerini gördü. En büyük kayıpları ne oldu? Türkiye’yi kaybettiler! Ama Allah’ın izniyle Türkiye bilinçleniyor. Zalime karşı mazlumun yanındayız. Birileri diyor ki ‘İkili devlet! Filistin de olsun İsrail de olsun’ Onu da kabul etmiyoruz. İsraili reddediyoruz. İsrail’in çok yakında Kudüs’ten kovulduğunu hep beraber göreceğiz. Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. İnsanlık için, ümmet için ve mazlumlar için Kudüs’ün kurtuluşu için yürümeye söz veriyoruz.”
“Düşmanlarımızın gücü, bizim parçalanmışlığımızdan kaynaklanıyor”
Araştırmacı Yazar Abdullah Yıldız da Mavi Marmara şehit cenazelerinin Fatih Camii’ne geldiği o günü hatırlatarak “Şehitlerimizin ardından yürüdüğümüz o günü hatırlayın. Rabb’im her daim onların izinden gitmeyi nasip etsin” diyerek konuşmasına başladı. Abdullah Yıldız, “Kudüs 103 senedir işgal altında. Ama daha önce de işgal altına girmişti Kudüs. Sonra Selahattin Eyyubi’yi muvaffak kıldı Rabbim. Nasıl yaptılar? Bunu anlamaya çalışmamız lazım. Anladığımız gün, Özgür Filistin’de bayram namazlarımızı kılacağız inşallah. Düşmanlarımızın gücü, bizim parçalanmışlığımızdan kaynaklanıyor. Tam 33 yıl Selahaddin’in yüzünün gülmediği söylenir. İşte dava adamlığı budur. Bizden beklenen budur” diye konuştu.
“Kudüs, şairlerin değil, yürekli Müslümanların işidir”
Son olarak kürsüye Sosyal Doku Onursal Başkanı Nureddin Yıldız çıktı. “Kudüs, şairlerin değil, yürekli Müslümanların işidir” diyerek konuşmasına başlayan Nureddin Yıldız, “Kudüs’ü konuşmak bir vebaldir. Abdestsiz Kur’an-ı Kerim tutulmayacağı gibi ciddiyetsiz bir şekilde de Kudüs konuşulamaz. İslam ne zaman ekonomimize yön verirse o zaman bizler Kudüs için hizmet etmeye aday olmuş olacağız. Kudüs’ü konuşmak sadakat ister" dedi.
Program konser ile son buldu
Kudüs ve Mavi Marmara Şehitleri programlarının ilki olan Tekirdağ buluşması, Grup Genç’in konseri ile son buldu.