İHH İnsani Yardım Vakfı
0
Bağış Yap
Takip Et
TR
TRY
Kapat
  • Biz kimiz
  • Ne yapıyoruz
  • Ne yapabilirsiniz
  • Oturum aç
Mısır'da Muhammed Mursi'ye Yapılan Darbenin 1. Yıldönümü
Mısır’da 25 Ocak 2011’de başlayan ve hızlı bir şekilde otokratik Hüsnü Mübarek rejimine son veren Şubat 2011 devrimi, sadece Mısır’da değil tüm İslam dünyasında büyükbir sevinçle karşılandı.
Mısır, Türkiye 03.07.2014

Mısır gibi Arap dünyasına liderlik eden bir ülkede seçimlerle gelen yeni süreç umut vericiydi. Parlamento için üç aşamada yürütülen seçim süreci Ocak 2012’de tamamlandı. Seçimlerde Muhammed Mursi liderliğindeki Hürriyet ve Adalet Partisi ile Nur Partisi mecliste çoğunluğu sağladı. 24 Haziran’da yapılan başkanlık seçimlerinde de muhalif partilerin boykotuna rağmen Hürriyet ve Adalet Partisi lideri Muhammed Mursi oyların %51,7’sini alarak devlet başkanı seçildi.

Mursi yönetimi, siyasi hayatı yargı ve bürokrasinin dışına çıkarabilmek için Mübarek rejiminin kalıntıları ile çetin bir mücadeleye girişti ve bu doğrultuda oldukça radikal kararlar aldı. Mursi, daha fazla siyasi katılım ve iş birliği için tüm çevrelere diyalog çağrısında bulundu. Ancak Mursi yönetiminin iş yapma kapasitesi, imtiyazlarını kaybetmek istemeyen eski rejimden nemalanan çevrelerle parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hezimete uğrayan liberal, laik ve sol çevrelerin koalisyonundan oluşan bir yapı tarafından sürekli engellendi. Aleyhinde bilinçli bir itibarsızlaştırma kampanyası yürütülen Muhammed Mursi’nin görevinin birinci yılında Tahrir Meydanı, Mursi’nin görevini bırakmasını isteyen bu koalisyonun gösterilerine sahne oldu.

1 Temmuz’da Mısır ordusu 48 saat süre vererek ülkedeki siyasi krize son verilmesini, aksi takdirde yönetime el koyacağını ilan etti. 3 Temmuz’da Mısır Genelkurmay Başkanı Abdelfettah Sisi yanına aldığı el-Ezher Şeyhi Ahmed et-Tayyib, Kıpti Patriği Tovadros, selefi Nur Partisi temsilcisi Muhammed Abdulaziz, Muhammed el-Baradey ve askerî yetkililerle birlikte Mısır’ın ilk seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin görevden düşürüldüğünü açıkladı. Böylece 25 Ocak 2011’de başlayan dönüşüm süreci Mısır’da 3 Temmuz 2013 günü yapılan askerî darbeyle son buldu.

Mursi’nin düşürülmesini izleyen günlerde Müslüman Kardeşler Teşkilatı ile darbe karşıtı grupların liderleri bir bir tutuklanmaya başlandı. Darbe karşıtı çizgide yer alan tüm ulusal görsel, işitsel, yazılı ve internet yayın organları kapatıldı. İnsan Hakları Ulusal Konseyi üyesi, Mısır’ın tanınmış avukatlarından Abdulmunaim Abdulmaksut tutuklanan Adalet ve Hürriyet Partisi liderlerini ziyaret için gittiği Tora Cezaevi’nde şiddet olaylarını teşvik ettiği iddiasıyla gözaltına alınarak tutuklandı.

Bu gelişmeler üzerine darbe karşıtları sokaklara dökülerek oturma eylemleriyle sivil bir direnişe başladı. 50 gün boyunca Mısır’ın Giza, İskenderiye, Kahire, Ariş, Port Said başta olmak üzere sekiz büyük şehrinde milyonlarca insan kararlı bir şekilde ve sağduyuyla darbeye karşı tepkilerini dile getirdi. Giza’da Nahda Meydanı, Kahire’de Rabiatu’l-Adeviye Meydanı darbe karşıtı gösterilerin sembolleri oldu. Gösteriler, seçilmiş bir devlet başkanının yine seçimle de değil darbe ile alaşağı edilmesine karşı çıkan toplumun tüm kesimlerini bir araya getirdi.

8 Temmuz’da, Mısır ordusu, Kahire’de Cumhuriyet Muhafızları binası önünde oturma eylemi yapan protestoculara ateş açtı. Açılan ateşte en az 50 kişi hayatını kaybetti. 27 Temmuz’da Rabiatu’l-Adeviye Camii önünde kamp kuran protestoculara Baltacılar ve askerler saldırdı; en az 80 kişi öldü. al-Akhbar gazetesi muhabiri Ahmed Abdel Gawad, Rassd haber foto muhabiri Mosab al-Shami, SkyNews kameramanı Mike Dean, XPRESS gazetesi muhabiri Habeeba Abdelaziz Kahire’de gösterileri takip ettikleri sırada güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu hayatlarını kaybetti.

11 Ağustos’ta Mısır güvenlik güçleri ikinci bir ültimatom yayınlayarak Kahire Rabiatu’l-Adeviye Meydanı ve Giza Nahda Meydanı’nın boşaltılmasını istedi. 14 Ağustos’ta meydanlardaki kampları zor kullanarak dağıtan ordu ve güvenlik güçlerinin saldırılarında yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Ülke genelinde olağanüstü hal ilan edildi. 16 Ağustos’ta tüm ülkede gerçekleştirilen protestolara ordunun müdahalesi neticesinde en az 173 kişi hayatını kaybetti. 17 Ağustos’ta, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 700 göstericinin yanlarında cesetlerle birlikte mahsur kaldığı Kahire’de Fetih Camii 24 saat boyunca Mısır ordusu ve Baltacılar tarafından muhasara edildi. Müslüman Kardeşler Teşkilatı liderleri teker teker tutuklanmaya başlandı.

Müslüman Kardeşler Teşkilatı’nın verdiği bilgilere göre askerî darbenin ilk 50 gününde 6.181 kişi öldü, 25.552 kişi yaralandı, 18.565 kişi tutuklandı. Olaylar sırasında altı gazeteci görevleri başında öldürüldü. Canlı yayınlarda izlenen katliam görüntüleri Avrupa Birliği ve ABD’yi harekete geçirmeye yetmedi. Batı dünyası Mısır’da yapılan darbeye darbe diyemeyerek katliamların sorumluluğunu paylaştı. Bugün Mısır’da hukuksuzluklar ve toplu idam kararlarının yanı sıra yargısız infazlar, ev baskınları, faili meçhuller, gözaltında işkenceler televizyon ekranlarına yansımasa da hâlâ devam ediyor.

İlgili haberler
Tümünü gör
Bursa’da binlerin katıldığı Yetim Dayanışma Gecesi
Bursa’da binlerin katıldığı Yetim Dayanışma Gecesi
Bursa İHH tarafından “10. Yetim Dayanışma Gecesi” programı düzenlendi. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin katkı sunduğu program, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde 2 bini aşkın kişinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Bursa, Yetim
25.12.2022
Uluslararası Kurban sempozyumu başladı
Uluslararası Kurban sempozyumu başladı
İHH, Kocaeli Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Uluslararası İslam Kültür ve Medeniyeti Sempozyumu başladı.
Kurban
03.06.2022
İHH, Suriye'de cami inşa etti
İHH, Suriye'de cami inşa etti
İHH İnsani Yardım Vakfı, Suriye'nin kuzeyindeki Akterin kasabasında cami inşa etti.
02.06.2022