İsrail’in Mavi Marmara saldırısından dolayı resmi özür açıklamasının ardından açıklama yapan Filistin Dayanışma Kampanyası (PSC) Başkanı Sarah Colborne “İsrail’in özür dilemesi suçunu kabul etmesi açısından önemlidir” dedi.
2010 yılında düzenlenen Gazze’ye Özgürlük Filosu’nun organizatörlerinden Filistin Dayanışma Kampanyası (Palestine Solidarity Campaign - PSC) Başkanı ve Mavi Marmara katılımcısı Sarah Colborne son gelişmeleri değerlendirdi.
Colborne yaptığı açıklamada “İsrail’in özür dilemesi suçunu kabul etmesi açısından önemlidir” dedi.
Colborne şunları söyledi:
“İsrail işlediği suçlar için özür dileyen bir ülke olarak bilinmez. Bugün, İsrail Başbakanı Netenyahu Mavi Marmara’ya karşı gerçekleştirdiği, İsrail askerlerinin dokuz insani yardım gönüllüsünü öldürdüğü, 80’den fazla kişinin yaralanmasına sebep olduğu saldırıdan dolayı özür dilemeye zorlanmıştır. Uluslararası sularda sivillere karşı ateş açarak, işkence yaparak ve kanunsuz şekilde alıkoyarak gerçekleştirdiği saldırıdaki ‘operasyonel hatalar’ı kasteden bir dille özür dilemiş olsa da, bu durum suçunu kabul etmesi bakımından çok önemlidir.
Hali hazırda çeşitli ülkelerde Mavi Marmara’da yaşananlardan sorumlu olan kişilere karşı açılmış ve devam eden bir hukuk süreç var. Her suçta olduğu gibi, sanıklar cezalarının hafifletilmesine yönelik özür diler, suçlarını kabul eder. Ancak dilenen bir özür gerçekleştirilen suçu veya hukuk mücadelesini silip atamaz. Netenyahu’dan gelen bir özür bizlerin Mavi Marmara ile Gazze doğru yola çıkmamıza neden olan Gazze’deki ciddi adaletsizliğe son vermemektedir. İsrail hala 1.7 milyon Filistinlinin yaşadığı, dünyanın en kalabalık yerlerinden biri olan Gazze’deki ablukaya devam etmektedir. İsrail’in Gazze’ye yönelik gerçekleştirdiği saldırılarla yerle bir edilen binaların ve alt yapı sistemlerini onarmak üzere Gazze’ye inşaat malzemeleri girişi İsrail tarafından engellenmektedir.
Hiçbir ülke kanun kuvvetinin ötesinde olmamalıdır ve hukuk sürecinin devam etmesi önem arz etmektedir. Sorumlu devlet başkanı tarafından yapılan bir özre bakılmaksızın hukuk sürecinin devam ettirilmesiyle mağdurlar için adalet tecelli edebilecektir. Yargı sistemi bağımsızdır ve İHH Başkanı Bülent Yıldırım’ın basın açıklamasında açıklık getirdiği gibi devam eden davalar bu karardan etkilenmeyecektir. Ayrıca Filistinlilerin hakları için mücadelemiz İsrail’in uluslararası hukuk ihlalleri ve katliamları son buluncaya kadar, Filistin özgür olana kadar devam edecektir.
İlk Özgürlük Filosunun bir parçası olarak Mavi Marmara Gazze’ye doğru seyrederken 31 Mayıs günü İsrail askeri tarafından saldırıya uğramıştır. BM İnsan Hakları Konseyi Raporu İsrail’in insan haklarını ve uluslararası hukuku ihlal ettiğine hükmetmiştir. Raporda “İsrail ordusunun ve diğer personelinin filo yolcularına karşı davranışlarının uygunsuz olmakla kalmayıp ayrıca tamamen gereksiz ve akıl almaz şiddet seviyesine ulaşmıştır” ve “kabul edilemez bir vahşet göstermiştir. Bu tarz davranışlar asla haklı gösterilemez veya güvenlik gerekçesiyle veya başka herhangi bir zeminde hoş görülemez. İsrail askerleri tarafından yapılanlar ciddi insan hakları hukuku ve uluslararası hukuk ihlalleri teşkil etmektedir. ” ifadelerine yer verilmektedir.”