İsrail, Filistin’e insani yardım malzemesi götürecek gemi hareketini engellemek için sürekli tansiyonu yükselten açıklamalar yaparken hareketi organize eden heyet, bir basın toplantısı düzenleyerek İsrail’e cevap verdi. Heyet adına konuşan İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım, “Geri adım atmayacağız. Bu gemiler yola çıkacak ve Gazze’ye girecek” dedi.
Kepez Kapalı Spor salonunda düzenlenen basın toplantısına İsrail Demokrasi Partisi Milletvekili Hanin Zabi, Filistin kökenli Vatikan Başpiskoposu Kapuçi, İngiltere Free Gazze hareketinden Lubna Masaova, Yunanistan Ship To Gazze’den Dimitris, İsveç Ship To Gazze’den Mattias ve Mazlumder Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal katıldı. Toplantıya ulusal ve yabancı medyadan da çok sayıda basın mensubu katıldı. Mavi Marmara gemisiyle Filistin’e gidecek olan yerli ve yabancı yolcular da toplantıya katılarak kararlılık mesajı verdiler.
Toplantıda heyet adına konuşan İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım, “Bu hareketi iki ay önce ilan ettik. Allah yardım etti ve şimdi yoldayız. Hedefe ulaşmak için çok az bir zamanımız kaldı. Dünyanın her tarafından insanlar bu filoya destek veriyor. Çünkü bu filo bütün vicdan sahiplenin ortak yardımlarını Gazze’ye ulaştıracak. Bu konvoy, bir insani yardım konvoyudur başka bir amacı yoktur. İsrail askeri operasyon yapacağını söylüyor. Bu çok komik. İçinde kadın, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu 9 gemi bütün İsrail askeri gemileri tarafından kuşatılacak. Bu, çok büyük bir yanlış olur. İsrail’deki akıl sahipleri de bu yanlışlığının farkındalar” dedi.
Gemilerde toplam 35 milletvekilinin de bulunacağını belirten Yıldırım, şunları söyledi: “Bu vekiller Avrupa’dan ve Orta Doğu ülkelerinden geliyorlar. İsrail bu gemilerin Türkiye hükümeti tarafından gönderildiğini iddia ediyor. Hayır, bu sadece bir sivil toplum kuruluşları hareketidir. Hükümetler üstü bir organizasyondur. Bu organizasyonu düzenleyen bütün kuruluşlar bağımsızdır. İsrail şimdi psikolojik savaş ilan etti. Özel tutuklama merkezleri kurmuşlar. Ama biz korkmuyoruz. Yolumuza devam edeceğiz” diye konuştu.
İsrail samimi değil
İsrail’in yardımları biz yapalım teklifini samimi bulmadıklarını ifade eden Bülent Yıldırım, geçmişte bunun örneklerini yaşadıklarını söyledi. Elindeki belgeyi basın mensuplarına gösteren Yıldırım, şunları söyledi: “İsrail isteyen yardım götürebilirler diye açıklama yapmıştı. Biz de 100 tır ve 700 tonluk bir gemiyle yardım götürmek istediğimizi bildirmiştik. İsrail dış işleri bakanlığına başvurduk. Ancak İsrail bu talebimize cevap vermedi. İşte bu da belgesi.”
Filistinliler kafesteki kuş gibi
Konvoyda bir kanarya kuşunun olduğunu ifade eden Yıldırım, “Bu kuş kafeste. İsrail, Filistin halkını bu şekilde kafeste tutuyor. Biz bu kuşu Gazze’de serbest bırakacağız” dedi.
İsrail milletvekili sert konuştu
Gemi Filosuna katılarak Gazze’ye destek veren İsrail Ulusal Demokrasi Partisi Milletvekili Hanin Zuabi de konuşmasında İsrail’in hukuk tanımadığını kaydederek dünya liderlerini bu konvoya destek veremeye davet etti. Zuabi, şöyle konuştu: “Gazze bu yardıma çok muhtaç. Öyle bir bölgeden bahsediyoruz ki İsrail tarafından alt yapısının yüzde 75’i yok edilmiş. Bugün suyu ve elektriği olmayan bir buçuk milyon Gazzeliden bahsediyoruz. Aslında İsrail bu kampanyaya karşı durmakla bütün dünyayı karşısına alıyor.
Daha önce Goldstone raporu açıklandı. Goldstone bir Arap veya Filistinli değil bir Yahudi. Goldstone Gazze’de insan hakları ihlallerini çok açıkça ortaya koydu. İsrail bu gemilere izin vermek zorunda. İsrail’in tepkisi mantıklı ve insani bir tepki değildir. İsrail sessiz bir şekilde kuşatma ve ambargonun sürmesini istiyor. Bu konvoy bu sessizliği kırmaya çalışıyor. Bu konvoylar şimdi İsrail halkının da arasında bir tartışma başlattı. İsrail halkı da artık ambargoya karşı sesini yükseltmeye başlamıştır.
Biz parlamentodan muhalefetimizi sürdürüyoruz. İsrail’de boş durmuyor ve bizi hain ilan etmiş durumda, bizimle ilgili hukuki işlemler başlattılar. Bir kez daha vurguluyorum bu konvoy tamamen insani amaçlıdır.”
Başpiskopos: 32 yıldır ülkeme hasretim
Vatikan Başpiskoposu Kapuçi ise, “Ben 32 yıldır kendi vatanımda Filistin’de yaşamaktan mahrum edildim. Yıllardan sonra bu hareketle birlikte vatanımı görecek olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Ne kadar zorlu ve yıkıcı olsa da kendi vatanımıza kavuşmak için İsrail’e karşı mücadele edeceğiz” dedi.
Ortak basın açıklaması tam metni;
Rotamiz Filistin Yükümüz İnsani Yardım Filosu Antalya’da yaptıkları basın toplantısında aşağıdaki açıklamayı yapmışlardır :
9 gemiden oluşan Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım Filosu, 50 farklı ülkeden 35 milletvekili, çok sayıda medya mensubu, sanatçı, aydın, yazar, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, kadın ve çocukların da yer aldığı aktivistlerden oluşan toplam 750 yolcu ve 15 bin ton miktarındaki insani yardım malzemesi taşımaktadır. Öte yandan dünyanın dört bir yanından milyonlarca insan ise bu gemilerin destekçileri olarak bulundukları ülkelerden bu filoyu takip etmekte ve desteklemektedirler.
Bu gemilerde dünya halklarının ortak vicdanı, her dinden insanın dua ve dilekleri ile çocuklar için oyun parkı, yaralı ve hastalar için tıbbi malzeme ile açıkta, yıkıntılarda ve çadırlarda yaşayan binlerce insanın evi için, çocukların okulu için inşaat malzemesi taşınmaktadır. Bu gemilerin malzemeleri uluslararası denetimden geçmiş ve onaylanmış olup ; insani yardım malzemesi dıişında hiçbir malzeme kesinlikle taşımamaktadır. İsrail Gazzeye kendisinin yardım ettiğini iddia etmektedir. Biliyoruz ki İsrail sadece İsrail tüccarlarına ait bazı giyim malzemelerine izin vermiştir ve birkaç yaralının ve hastanın çıkışına sembolik olarak izin vermiştir. Oysa Filistinliler için asıl yaşamsal ihtiyaçlar gerek içerik olarak gerek se miktar olarak çok farklıdır. Bu durum birçok uluslararası kuruluşun raporunda açıkça yer bulmaktadır. Bu gemideki malzemeler arasında, temiz su ihtiyacına cevap vermek için jeneratör, evlerin inşası için inşaat malzemesi, bütün halkın sağlığını tehdit eden çökmüş kanalizasyon sistemini çalıştırmak için ekipman, çocukların rehabilitasyonu için çocuk parkı vb bulunmaktadır.
Ayrıca İsrail isteyen tüm sivil kuruluşlara insani yardım için izin verdiğini söylüyor. Belgelerle sabittir ki bu bir yalandır. İHH’nın yapmış olduğu başvuru da cevapsız bırakılmıştır. Bu da belgelerde yer almaktadır. Öte yandan UNRWA bu filo ile gidecek yardımın Filistin halkı için çok gerekli ve önemli olduğunu beyan etmiş ve bu haklı ve gerekli filonun İsrail’in hukuksuz engellemsiyle karşılaşmaması temennisinde bulunmuştur.
Bu arada İsrail üst düzeyden Filo ile ilgili panik bir ruh halini hissettiren ve garipsenen çok yoğun açıklamalar yapmaktadır. Ortamı bilinçli olarak germek için çeşitli iddialarda bulunmaktadır. Filonun mevcut amacının dışında siyasi amacı olduğu, bu gemileri vuracağı, katılanları tutuklayacağı vb engellemeye, korkutmaya, caydırmaya yonelik açıklamalar yapmaktadır. İsrail Gazze’deki Filistin halkına uyguladığı kitlesel cezalandırmayı delmeye yönelik çabaları da yine yasadışı yöntemlerle uluslararası hukuka aykırı şekilde engelleme örnekliği ortaya koymaktadır. Oysa İsrail önceki gemileri vurmasından katılımcılarını tutuklamasından dolayı üzerindeki kara lekeyi hala temizleyememiştir.
Mevcut İsrail yönetimi herkesi düşman ilan etmektedir ve kendisini yalnızlaştırmaktadır. Aslında Yahudileri yalnızlaştırmaktadır. Gazzeyi esir kampına çevirmekte ve soykırım uygulamaktadır. Bu kamp ve soykırım tarihte Hitlerin yaptigina cok benzemektedir. Tüm yahudilere özellikle İsrailde yaşayan Türkiye yahudilerine bu durum karşısında önemli sorumluluk düşmektedir. Onlara ve tüm İsrail halkına adaletten yana tavır almaları için sesleniyoruz. Şunu da bilmelerini istiyoruz ki İsrailin bu uygulamaları nedeniyle İsrailde yaşayan yahudiler dünyada yalnızlaşacaktır. Çünkü İsrial barışa ve insanlığa savaş açmıştır. Bu nedenle çok geçmeden onlar çok büyük zorluklarla ve amabargoyla karşılaşabilirler. Şayet onlar da insani yardıma muhtaç halde ambargoya maruz kalırlarsa bilsinler ki bu organizasyondaki herkes onlara uygulanabilecek ambargoya karşı da aynı kararlılıkla çalışacaktır.
İsrail’in yaptığı açıklamalar ve ortaya koyduğu tutum barışa karşı bir tutumdur. Tepkisi mantıkla da insanilikle de bağdaşmamaktadır. İsrail halkı sessiz kaldıkça bu işgalci ve insanlıkdışı uluslararası hukuku hiçe sayan politikaları da desteklemiş olacaktır. Nitekim bu tutum kendi halkı içerisinde de çok ciddi tartışmalar başlatmıştır. İsrail’in yapacağı en gerekli ve doğru şey bu gemilerin geçişine izin vermektir.
Özellikle altını çizmek gerekir ki ; bu filonun amacı sadece insani yardımdır. Bu filo desteğini dünya halklarından almış olup ; vicdanların ortak sesi ve yardımıdır. Meşruiyetini halklardan, insanlığın vicdanından uluslararsı hukuktan almıştır. Meşruiyeti tartışmasız bir şekilde ortadadır. İsrail tarafından uygulanan insanlık ve insanlığın geleceği için bir nükleer silahtan daha tehlikeli olan işgal, saldırı ve uyguladığı ambargoya karşı halklar artık tavır koymaktadır. Halklar artık seslerini daha etkili yukseltmekte ve yönetimleri mağdur ve muhtaç insanlar için, dunya barışı için ve kendi gelecek ve huzurları için zorlamaktadır. Bu nedenle bu filo birçok oyunu bozacaktır.
Bu organizasyon tamamen sivil kuruluşların bir organizasyonu olup tamamı bağımsız kuruluşlardır. Tek bağlı oldukları yer iyi insanların gönülleridir.
İsrail bu organizasyonun Hamas’a destek organizasyonu olduğunu iddia ediyor. Açıkça söylemek gerekir ki bu organizasyonda Hamas, FKÖ, diğer sol örgütler hiçbiri örgüt olarak bizim muhatabımız değildir. Sadece Filistin halkı bizim için muhataptır.
Bu amabargo insanlık ayıbı ve insanlık suçudur. Biz yaşarken uygulanmaktadır. Biz bugün buna şahit olanlar olarak gelecek nesilllere karşı ve insanlığa karşı bu ayıbın son bulması için öncelikli sorumlularız ve bu sorumluluğumuzu yerine getirmek için her tür insani çabayı ortaya koyacağız. Biz bu dünyanın herkese yeteceğine, u dünyada barış içerisinde birlikte yaşayabileceğimize inanıyoruz.