Afganistan'daki son krizin ardından "Yalnız bırakma" sloganıyla bir kampanya başlatan İHH İnsani Yardım Vakfı; Kabil, Ghazni, Meydan Şar, Saidabad, Tahar, Kunduz, Baglan ve Kandahar şehirlerindeki yaklaşık 18 bin Afgan'a gıda kumanyası ulaştırdı. Yardımlardan, en ücra köylerde yaşayan yetim aileleri ile engelli vatandaşların yanı sıra mülteci kampları ve hastaneler de faydalanırken, son olarak bölgeye tohum gönderildi.
Tohumlar, başkent Kabil’de düzenlenen törenle bölgede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarından ve İHH’nın bölgedeki partneri olan HAS İnsani Yardım Derneği yetkililerine teslim edildi.
Törene; Türkiye Mezar-ı Şerif Başkonsolosu Semih Lütfü Turgut, Türkiye Herat Başkonsolosu Sinan İlhan, İHH Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Hüseyin Oruç, İHH İnsani Diplomasi Koordinatörü Abdullah Altay, İHH Afganistan Sorumlusu Mücahit Kılıç ve Afganistan Tarım Bakanı Abdurrahman Raşid katıldı.
“STK’lar eksik kaldığımız yerleri tamamlıyorlar”
Başkonsolos Semih Lütfü Turgut, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin devlet ve sivil toplum örgütleriyle dünyanın dört bir köşesinde ihtiyaç sahibi insanlara el uzattığını dile getirdi. Tohumların Kabil'e ulaşmasında emeği geçen İHH ve Afgan yetkililere teşekkürlerini sunarak sözlerine başlayan Turgut, "Türkiye hem devleti hem de halkıyla ihtiyaç sahiplerine her zaman yardım etmiştir. İmkanı ölçüsünde dünyanın her yerine ulaşmıştır" dedi. Türkiye'nin devlet kurumlarıyla ihtiyaç sahiplerine yardım elini uzattığına değinen Turgut, "Bizim eksik kaldığımız yerde, ulaşamadığımız veya yapmış olduğumuz faaliyetleri tamamlayıcı mahiyette sivil toplum kuruluşlarımız her zaman sahada bizimle birlikte olmuştur. Bu yardımlar, halklar arasında ilişkileri geliştirme ve ön yargıları kırma özelliğine sahiptir" ifadelerini kullandı.
“Afganistan’a gelinebildiğini gösterdik”
Hüseyin Oruç ise konuşmasında, "İHH olarak 30 yıldır dünyadaki kriz bölgelerinde çalışmalar yapıyoruz. Bu 30 yılda öğrendiğim en önemli şey yardımdan öte kardeşlik getirdiğimizdir. Yardım etmekten ziyade, biz sizinle beraberiz, kardeşiz demeye geldik” dedi. Türk halkını Afganistan'ı yalnız bırakmamaya davet eden Oruç, "İHH olarak dünyanın birçok noktasında kapıyı açan kurum olduk. Afganistan'daki yeni dönemde de Türkiye'den ilk yardım TIR’larının buraya ulaşmasına vesile olduk. Afganistan'a gelinebildiğini gösterdik. Bu olabildiğine göre, bütün Türkiye, İslam coğrafyasına sesleniyorum: “Siz de gelebilirsiniz. Gelmek zorundasınız. Bugün gelmek zorunda olduğumuz gündeyiz!” ifadelerini kullandı.
Dünyada buğday tohumunun bereketin sembolü olduğuna işaret eden Oruç, "Biz umut ediyoruz ki bu gelen ilk TIR’lar bereket olur. Bunlar binlerce TIR’ın ilk göstergesi ve habercisi olurlar inşallah. Biz Afganistan halkını yalnız bırakmadık ve yalnız bırakmayacağız inşallah." diye konuştu. Oruç, yardım tırlarının Kabil'e ulaşmasında katkısı olan Türk ve Afgan yetkililere teşekkür etti.
İklim çeşitliliğine göre 4 farklı tohum
100 ton tohum, hayırseverlerin destekleriyle Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün Eskişehir, Kırşehir ve Konya depolarından satın alınmıştı. Türkiye'de Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından üretilen REİS, BAYRAKTAR 2000, ES26 ve SÖNMEZ 2021 tohumları, geçtiğimiz haftalarda 3 farklı ilden 5 farklı TIR’a yüklenerek Afganistan'a uğurlanmıştı.
Afganistan coğrafyası göz önünde bulundurularak tercih edilen 4 farklı tohum çeşidi, kendi özelliklerine göre farklı fiziki şartlara sahip arazilere ekilecek. İklim, toprak yapısı, gübreleme, yağmur ve sulamaya göre verimi değişen tohumlar, verim alınmaya başlandığında hem Afgan çiftçiler için hem de gıdaya ulaşmakta zorluk çeken Afgan halkı için umut vesilesi olacak.