İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından düzenlenen Hür Doğu Türkistan Sempozyumu Zeytinburnu Kültür Merkezi’nde ikinci gün devam etti. Sempozyumun ikinci günün ilk oturumunda Amerika’da yaşamını sürdüren Çinli aktivisit Yang Jianli, Yrd. Doç. Dr. Erkin Emet, Prof. Dr. Dru Galadney, Fatma Bostan Ünsal, İHH İnsani Yardım Vakfı Yönetim Kurulu üyeleri Av. Gülden Sönmez ve Ahmet Emin Dağ tebliğlerini sundular.
Çin’in ülkesine girişini yasakladığı insan hakları aktivistlerinden Yang Jianli, konuşmasında ülkesini sert bir şekilde eleştirdi. Jianli, Çin’de bir gösteriye katıldığı için 5 yıl hapiste yattığını ifade etti. 17 ay boyunca küçük bir hücrede kaldığını ifade eden Jianli, “2002 yılında Amerika’dan döndüğümde beni havaalanında tutuklayarak cezaevine attılar. Ben sadece bir gösteriye katıldığım için 5 yıl hapis cezası aldım. Hayatımın en kötü günlerini cezaevinde geçirdim. Her türlü işkenceye maruz kaldım. Hücrede ne okuyacak bir şey vardı, ne doğru dürüst yiyecek bir şey. Delirmemek için çok çabaladım. Tanrıya sığındım, sürekli dualar ettim. Amerika’daki dostlarımın girişimi olmasaydı hapisten biraz zor çıkardım. Bana bunları yaptılarsa kimbilir diğer insanlara neler yapıyorlar?”dedi.
“Çin’i gelen bana sorun” diyen Jianli, “Çin’de her alanda insan hakları ihlalleri var. Çin yönetimi insanların toprağını, evini her şeyini ellerinden alabilir. Kimseye de hesap vermez. Medya bağımsız değil, yargı kurumları taraflı karar veriyor. İnsanlar çok basit sebeplerden dolayı cezaevine atılıyor. Bir arkadaşıma 11 yıl hapis cezası verdiler. Şuan Amerika’da yaşıyorum. Amerika ile Çin’i kıyaslamam gerekirse Amerika kendi vatandaşların temel haklarını güvence altına almış durumda. Çin’de ise insanların her türlü hakları ihlal ediliyor” şeklinde konuştu.
Komünist rejimin özellikle son 20 yıl içerisinde büyük bir değişim yaşadığını dile getiren Jianli, siyasi otoritenin istikrarını devam ettirebilmek için toplumda nüfuzlu olan herkesi satın alabilmek için rüşvet ve teşvike başvurduğunu söyledi. Bu yolla komünist rejimin kendi seçkinlerini oluşturduğunu ifade eden Jianli, bu gücün diğer kesim olan sade vatandaşa baskı yaptığını belirtti.
Çin içerisindeki iki kutuplu yapının dağılmaya mahkûm olduğunu ifade eden Dr. Jianli 3. bir Çin olarak Demokratik Çin’in ortaya çıkacağını söyledi. Ancak henüz bunun mümkün görünmediğini belirten Jianli, Çin yönetiminin baskılarına vatandaşların bir gün mutlaka isyan edeceğini dile getirdi.
Yrd. Dr. Erkin Emet ise Çin’in Urumçi’de yaptığı katliamlar karşısında en sert tepkiyi Türkiye’nin verdiğini belirtti. Emet, Çin’in sürekli dezenformasyona başvurarak Doğu Türkistan’da yaşananları ört bas etmeye çalıştığını ifade etti.
İHH Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Emin Dağ ise Türkiye ile Doğu Türkistan arasında akrabalık bağının yanı sıra ekonomik ve siyasi bağların da kurulması gerektiğini belirtti. Dağ, “Müslüman Uygur Türkleri ile İslam ülkeleri arasındaki duygusal bağ, rasyonelleşmeli. İslam dünyası Uygur Türklerine kayıtsız kalmamalı” dedi.