İHH İnsani Yardım Vakfı, Alternativa Araştırma Merkezi ve Balkan Forumu tarafından Kosova'nın başkenti Priştine'de, "Osmanlı'dan Günümüze Türk-Arnavut İlişkileri" sempozyumu düzenlendi.
Türk-Arnavut İlişkileri Uzmanı Araştırmacı Yazar Müfid Yüksel, sempozyumda Osmanlı'nın, Rumeli'ye yönelmesiyle başlayan Arnavut ilişkilerinin 1920'li yıllara kadar ele alındığını ifade ederek, "Osmanlı İmparatorluğu zamanında Arnavut kökenli 33 sadrazam ile çok sayıda paşa ve vali görev aldığını” söyledi.
Türk-Arnavut ilişkilerinin 1910'lu yıllarda "kopmaya" başladığını belirten Yüksel, "Balkanlar'da en kalabalık Müslüman topluluğunu Arnavutlar oluşturur. Arnavutlar, bölge ülkeler arasında Müslümanlığın teminatı olarak görülmektedir" şeklinde konuştu.
Yüksel, 1996 yılından bu yana Kosova-Arnavutluk ilişkileri ile yakından ilgilendiğini söyleyerek, Türkiye'nin bölgede düzenlenen bu tür sempozyumlara destek verdiğini kaydetti.
Bölgede Ortak Dil Osmanlıca
Bu topraklarda ortak dilin Osmanlıca olduğunu anımsatan Yüksel, "Nasıl ki Avrupalılar Latince dilini kullanmış, o dönemde buradaki eserler de Osmanlıca dilinde yazılırdı" dedi.
Yüksel, Türkiye'de yaklaşık 6 milyon Arnavut kökenli vatandaşın yaşadığına işaret ederek, bu kişilerin otorite baskınlığı veya değişim politikası ile geldiklerini aktardı.
Tarihte bazı yanlış anlaşılmaların olduğunu vurgulayan Yüksel, "Arnavutluk'ta, Sırpların etkili olduğu dönemde Osmanlı son derece kötü yansıtıldı. Diğer taraftan Türkiye'de de Arnavutların Osmanlı'ya ihanet ettiği söylendi ama iki çıkarım da doğru değil. Ne Osmanlı anlatıldığı gibi sömürgeci bir toplumdu ne de Arnavutlar Osmanlıya ihanet etti" diye konuştu.