İHH Kütahya İnsani Yardım Derneği tarafından Belediye Kültür Sarayı’nda düzenlenen konferansa Kütahya halkı yoğun bir ilgi gösterdi. Konferans öncesi düzenlenen kermeste Suriye konulu kitap, dergi, broşür ve diğer materyaller sergilendi.

Konferansın açılış konuşmasını yapan İHH Kütahya İnsani Yardım Derneği Başkanı M.Şükrü Nazlı “İyilik Her Zaman Her Yerde” sloganıyla 1992’de yola çıkan İHH, 5 kıtada 120 ülkeye ulaşan Türkiye’den tüm dünyaya uzanan bir hayır köprüsüdür. 3 ay önce bir grup gönüllüyle kurduğumuz İHH Kütahya İnsani Yardım Derneği’miz bu hayır köprüsüne atılan bir bağdır. Bir yandan dünyadaki adaletsizliklere, zulümlere, karşı bir duruş, bir yandan yetimlere, yoksullara ve mazlumlara açılmış bir eldir. Yeni hizmete giren dernek binamızla bu amaçla tüm Kütahya’lı hemşehrilerimize hizmet vermekteyiz. İHH’nın gerçekleştirdiği tüm büyük kampanyalara Kütahya’dan katılımı artırma gayretindeyiz. Hepimiz bir yetime sahip çıkalım, birlikte bir su kuyusu açalım veya bir hastanın katarakt ameliyatını üstlenelim, Suriye, Irak, Doğu Türkistan veya Gazze’ye yardım toplayalım istiyoruz.’’ dedi.

İHH İnsani Yardım Vakfı Suriye Bölge Koordinatörü Muhammed Yorgancıoğlu, Müslümanların mutlaka Suriye ve bölge için yakın, orta ve uzun vadeli plan ve programlarının olması gerektiğini bildirdi. Suriye'deki direnişte bazı çevrelerin bilinçli olarak sürekli olarak yanlış bir tablo ortaya koyduğunu belirten Yorgancıoğlu, "Müslümanlar’ın Suriye'nin, bölgenin ve ümmetin geleceği için yakın orta ve uzun vadeli planlar ve programlarımızın olması gerekir. Bu plan ve programları şekillendirirken en önemli vesile insani yardımlardır. İnsanın karnı açken, bir insanın başına sokacak çadırı yokken, gelecek için plan yapamazsınız. Bunun izin insanı yardım çok önemli. Mart 2011’de ülkenin Güneybatı ucunda bulunan Deraa şehrinde yaşları 9 ila 15 arasında değişen aynı aileden 15 çocuk okul duvarına yazdıkları bir slogan nedeniyle tutuklanarak alıkonulmuş, işkenceye uğramış, takip eden günlerde bu durumu protesto eden çocukların yakınlarına kolluk kuvvetleri şiddetle karşılık vermiş, bu olayların ardından başlayan kitlesel gösteriler İdlib, Halep, Hama, Humus, Banyas ve Lazkiye gibi farklı şehirlere yayılarak ülke çapında bir başkaldırıya dönüşmüştür. Yaklaşık 50 yıldır zulme, baskılara, yolsuzluk ve yoksulluğa karşı mücadele veren Suriye halkı, bugün yine büyük bir toplu kıyıma maruz kalmaktadır. 2011 Mart ayından itibaren altı ay boyunca yalnızca cuma namazları sonrasında gösteriler yaparak barışçıl bir şekilde reform talep eden Suriye halkı, sadece daha özgür bir ortamda yaşayabilmek için reformlar yapılması yönündeki taleplerini dile getirmiştir. Protestoların yayılması üzerine Beşşar Esed 2011 Mart ve Nisan aylarında Şam’daki meclisten yaptığı iki konuşmada örgütlenme, parti kurma, sendikal haklar, daha özgür seçimler, sosyal adaletin sağlanması ve Kürt, Arap, Türkmen gibi Suriye içerisinde yaşayan farklı toplulukların haklarının korunmasına yönelik çeşitli alanlarda reformlar gerçekleştirileceğini tüm dünyaya ilan etmiştir. Ancak verilen sözlerin hiçbirinde durulmamış, aksine gösterileri bastırmak için ateşli silahlar kullanılarak sadece Deraa’da ilk dört ay içerisinde yüzlerce insan öldürülmüştür" dedi.

Suriye'deki direniş başladıktan sonra sürekli olarak yanlış bir tablo ortaya konulduğunu belirten Yorgancıoğlu, "Bu özellikle oluşturulan bir bilinç, özellikle oluşturulan bir manzara. Böylelikle insanların Suriye ile ilgili harekete geçmesinin önüne geçilmek isteniliyor. İnsanların Suriye ile ilgili yardım duyarlılığının önüne geçebilmek için böyle bir algı oluşturuluyor" diye konuştu.

Konferans sonrası başkan Nazlı, Muhammed Yorgancıoğlu'na çini tabak hediye etti.