Rejim zindanlarındaki Suriyeli kadınların mahpus kadınların özgürlüklerini talep etmek için oluşturulan Vicdan Konvoyu’na ulusal ve uluslararası katılım artıyor. Son olarak Bosna’dan otobüslerle yola çıkan Srebrenitsa Anneleri, Vicdan Konvoyu’na katılmak amacıyla İstanbul’a gelerek Üsküdar Belediyesi’ndeki programa katıldı.
Üsküdar Belediyesi’nin organizasyonuyla konvoy yetkilileriyle buluşan Srebrenitsa Anneleri, 6 Mart’ta hareket edecek olan konvoyla Hatay’a ulaşacak ve buradan dünyaya mesaj verecekler.
“Aklımıza ilk siz geldiniz”
Programda ilk olarak kürsüye Vicdan Konvoyu Yürütme Kurulu Üyesi Fatma Türk çıktı. Konvoya destek vererek katılmalarından ötürü Srebrenitsa Anneleri’ne teşekkür eden Türk, “Biz bu konvoya niyet ettiğimiz zaman ilk olarak siz aklımıza geldiniz” dedi ve şunları söyledi:
“Konvoyu oluştururken ilk olarak ‘Srebrenitsa Anneleri bizim çağrımıza kulak verirler’ dedik. ‘Çünkü Suriyeli kadınları en iyi onlar anlar’ dedik. İnşallah hep birlikte yarın Yenikapı’dan yola çıkacağız ve Antakya’ya gideceğiz. Ve orada sessiz bir çığlık atacağız. Peki ne yapacağız? Birazdan arkadaşlarımız sizlere Anadolu kültürün vazgeçilmezi olan oyalı yazmaları verecek. Bu yazmalar yol boyunca bizim simgemiz olacak. 3 gün boyunca birlikte olacağız. Şunu söyleyeceğiz dünyaya: ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde savaşın zorluklarından tüm çocukları, kadınları koruyalım’ diyeceğiz. Suriye hapishanelerindeki kadınların özgürlüğünü talep edeceğiz.”
“Bir kişinin bile kurtulmasına vesile olursa…”
Türk’ün ardından sözü Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen aldı. “Balkanlar’ın kardeş ilçesi Üsküdar’a hoşgeldiniz” diyerek sözlerine başlayan Türkmen, konvoya katılımlarından dolayı Srebrenitsa Anneleri’ni kutladı. Türkmen’in açıklamaları ise şu şekilde:
“Bu konvoyda emeği geçen tüm STK’lara; İHH İnsani Yardım Vakfı’na ve Balkan Kültürleri İttifakı Derneği’ne teşekkürlerimi sunuyorum. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün en anlamlı etkinliğinin bu konvoy olacağına inanıyorum. İnşallah bu konvoy dünya gündemini fazlasıyla meşgul edecektir ve tüm dünyada yankı bulacaktır. Yapılan bu çağrı Suriyeli kardeşlerimizin sessiz çığlığına ses olacaktır. Zalimin zulmünün sınırı yok. Ve ne yazık ki bu zulmün en ağır sonuçlarını kadınlarımız görüyor. Umarım bu sessiz çığlığınızı birileri duyar. Zindanlardan bir kişinin bile kurtarılmasına vesile olursa bu konvoy bence amacına ulaşmış olur. Allah yolunuzu ve bahtınızı açık etsin.”
Oyalı yazmalarla alakalı da açıklamalarda bulunan Türkmen, “Anadolu’muzdaki kültüre göre bu yazmalarda hüzün vardır, masumiyet vardır. Dolayısı ile çok anlamlı bir sembol olmuş” dedi. Türkmen, konuşmasının sonunda oyalı yazmayı kendisine kelepçe yaparak konvoya desteklerini ifade etti ve katılım çağrısında bulundu.
Program, oyalı yazmaların Srebrenitsa Anneleri’ne dağıtımının ardından sona erdi.